Sonbahar geliyor serçe
Yuvanı ne yapacaksın?
Ayva çiçek açmadan önce.
Meyvelerin içi geçecek
Rüzgâr başka çeşit esecek
Yağmurlarla ıslanacaksın.
Halbuki ne kadar sıcaksın
C.
Külebi
Güneş ışınlarının ekvatora 90 derece dik açıyla
geldiği ve karanlık ile aydınlığın eşit olduğu zamanı kuzey yarım kürede Sonbahar Ekinoksu olarak karşılıyoruz. Diğer
yarım küre de ise Bahar var.
Ekinoks
haritasının yükselen yöneticisi Merkür ile Plüton arasında
uyumlu görünüm; özellikle ısrarla söylediğiniz ve üzerinde durduğunuz önemli
konularda alınacak olumlu sonuçların olabileceğini söylemekte. Plüton çok kısa bir
süre sonra uzun gerileme sürecini bitirmiş olacak, gizli-saklı olanı ya
kasıtlı bir şekilde ya da şartların ve toplanan bilgilerin belirgin hale
gelmesi sebebiyle ortaya çıkaracak ve yeni durumlara dönüştürecektir.
Venüs,
Merkür ve Mars’ın haritada Başak burcunda ve yakın durmaları; Netlik/kesinlik,
konuşkanlık, yaratıcı zeka, yansıtabilirlik, bazı konularda ilerleme sağlama verebilir. Toplumsal ve kitlesel
açıdan bakıldığında ise çağrıda bulunulan değişikliklere ve reformlara genel
olarak uyulması ve olumlu cevap verilmesi mümkündür, özellikle çevre/doğa
konularında insanların geçtiğimiz aylar içinde yaşadıkları olaylar; depremler,
kasırgalar, beklenmedik sağanaklar ve sel felaketleri acil bir şeyler yapmanın
gerekliliğini göz önüne serdi ve insanlar artık bir çok şeyin farkında
olacaktır. Yine Ateş elementinde Satürn-Uranüs-Ay Düğümü kombinasyonu bu
yaşanan doğa olaylarının yarattığı tahribatlar bu periyotta düzeltilmeye
başlanacaktır, eski geleneksel yapılara Uranüs’ün dokunuşları yeniden modern
bir hava katabilir... Önümüzde ki 3 aylık periyotta tüm el uğraştıran, detay
gerektiren işlerinize yaratıcılığınızı dahil edebilirsiniz.
Merkür
ve Mars haritada Neptün’e karşı duruyor; bu gösterge enerji ve
eylemlerde daha uyuşuk, daha motivasyonsuz, iletişim konularında yanlış anlama,
yanlış yorumlama, netlikten yoksun durumları söylerken, inançları da irdeleyeceğimiz
durumlarla bizi karşılaştırabilir, “dinin arkasına saklanıp kendini öyle lanse
ettirenler, yaptıkları eylemlerle, o dinin kuralları çerçevesinde olmadıkları gibi uzaktan yakından alakası dahi yok “dedirtecek
olgularla bizleri yüzleştirecektir.
Bu gösterge yine toksinlere ve
virütik durumlara yatkınlık olabileceğini söylüyor.
Merkür’ün
Satürn ile dik açıya doğru gidiyor olması, iletişim konularında bir takım
kısıtlamalarla karşılaşabileceğimizi de göstermekte.
Jüpiter
– Uranüs karşıtlığı ; Eylül’ün son günlerinde (26-30 Eylül) - önemli olayları karşımıza
çıkaracaktır. Jüpiter genişlemekten Uranüs özgürlük ve isyandan hoşlanıyor.
Bir
konu ESAS mesele haline gelebilir ve etkisi sarsıcı olabilir. Aynı süreçte Plüton
da direkt hareketine dönecek bu da adeta ateşe yakıt kazandıracaktır. Özellikle
siyasi alan bugünlerde ve takip eden aylarda havai fişek gösterileri gibi… Sahne
arkasında olan bir şey, hızlı bir değişim yaratarak açık havaya çıkacak, beni
görün, fark edin, buradayım der gibi. Bu olaylar bir şok etkisi halinde
gelebilir ve semptomları başka faaliyet alanlarını da etkileyebilir ama sonuçta
rahatlama da getirebilir. Benzetme belki hoş olmayacak ama büyük bir apsenin
nihayetinde patlayıp içinde ki cerahatinin tamamen boşalması gibi.
Ekinoks
haritasında; Ay çok yeni girdiği Akrep burcunun ilk
derecesinde ve Jüpiter ile yan yana duruyor adeta az kaldı sende Akrep
yolculuğuna başlayacaksın, haberini sen gelmeden ben duyururum, der gibi.
Bazı konulara duygusal düzeyde fazlaca
reaksiyon verebiliriz. Geçmişte ki anılar ve olaylar ortaya çıkabilir.
Özellikle
toplum önünde tanınmış/ünlü kişilerin bilinmedik olayları ya da eskiye dayalı
üstü kapatılmış olayları gün yüzüne çıkabilir, öfke, kasti incitme, kıskançlık
sebebiyle bunlar ifşa edilmiş de olabilir ve bunun sonucunda da yüz kızartıcı
ve utanç verici durumlarla karşılaşılabilir.
Adeta duygu ile tamamen boğulmuş hissi içinde
ve karşılığında da bir anda boşalıp her şeyi ortaya döküp saçmak rahatlama
getirebilir ama hangi durumlara düşeceğinizi, kafalarda nasıl bir imaj ve
görüntü bırakacağınızı da hesap etmeniz gerekir.
Parfüm şişesi düştü, kırıldı, ortaya saçıldı…
koku son derece yoğun, o anda hiç iyi gelmeyebilir, ağır, keskin, baygınlık
verici ve baş ağrıtıcı. Şişe bir daha bütün olmaz, parfüm kokusunun ağır etkisi de birkaç
güne uçup gider. Sizin imajınıza dair kalplerde ve beyinlerde yarattığınız
hayal kırıklıkları ise yıllarca sürer.